Böbrek kisti, böbrek yüzey tabakasındaki zayıflamaya bağlı oluşan lezyonlardır. Bu lezyonlar daha sonra idrar ile dolarak kist halini alır. Böbrek kistleri ultrasonografi yada radyolojik testler sonucunda teşhis edilir.
Böbrek kisti böbreğin böbreklerin her hangi bir yerinde oluşabilir. Kistler az sayıda ve iyi huylu yapıda iseler her hangi bir sorun teşkil etmeyebilirler. Ancak çok sayıda ve kötü huylu olan kistler böbrek yetmezliğine veya böbrek kanserine yol açabilmektedirler.
Kötü huylu kistlerin kansere dönme ihtimaline karşın hasta titizlikle takip edilmeli ve gerekli tedaviler uygulanmalıdır.
Böbrek Kisti Belirtileri
Böbrek kistleri sıklıkla belirti göstermezler ve rastlantısal olarak teşhis edilirler. Nadir durumlarda büyük kistler çevre dokulara baskı yapar ve buna bağlı olarak ağrılar hissedilir.
Kistlerin sindirim sistemi organları üzerine uyguladığı baskı sonucu bulantı, kusma gibi belirtiler olabilr. Böbrek kistinde ek olarak enfeksiyon olması durumunda böbrek tarafında şiddetli ağrı, yüksek ateş ve halsizlik gibi yeni belirtiler görülebilir.
İdrar yolu enfeksiyonları, idrarda kan görülmesi ve yan-böğür ağrısı böbrek kistinin belirtisi olabilir.
Bazı durumlarda hastanın böbreğindeki kistin çatlaması ile idrarda kan görülebilir.
Böbrek kisti ile birlikte böbrekte taş oluşumu da görülebilen bir durumdur. Bu durum idrar yolunu tıkayabilir. Tedavi için cerrahi operasyon gerekebilir.
Böbrek Kisti Kimlerde Görülür?
Böbrek kisti her yaştan insanda görülebilir. Buna bebekler dahildir. Ancak yetişkinlerde (50+) görülme olasılığı daha yüksektir. Erkeklerde kadınlara göre daha sık görülür.
Tansiyon hastaları ve böbrek yetmezliği olan kişiler böbrek kisti bakımından risk altındadır.
Böbrek kisti görülme ihtimali aile hikayesine de bağlı olabilir. Yani ailesinde böbrek kisti bulunan kişiler de risk altındadır.
Böbrek Kisti-Böbrek Kanseri İlişkisi
Her böbrek kisti kansere işaret etmez. Basit böbrek kistleri kanserleşmez.
Böbrek kanseri bazı hastalarda kendini böbrek kisti olarak göstermeye başlayabilir. Yani böbrek kistleri böbrek kanserinin işareti olabilir.
Bazı hastalar doğuştan kiste yatkın olurlar. Bu kişilerde ailsek yatkınlık vardır. Bu tarz doğuştan kistlerin tehlikeli ve ek başka hastalığa kapı açacak nitelikte olduğu bilinir.
Bazı böbrek kistleri sonradan kanserleşebilir. Bunun tespiti için Bosniak sınıflaması denen bir sınıflandırma yapılır.
Tip 1: Böbrek kistinin çeperleri keskin biçinde düzgün ve incedir. Kist tek parça haldedir. Kanser riski yoktur.
Tip 2: Kist içinde baloncuklar şeklinde odacıklar bulunur. Kist çeperi incedir ve kireçlenmeler görülür. Kanser riski yoktur.
Tip 3: Kistin içinde kireçlenme görülür. Kanser riski vardır. Teşhis edildiğinde parçalanarak alınması gerekir.
Tip 4: Kistin içinde kanserleşem vardır. Teşhis edildiğinde cerrahi ile alınması gerekir.
Böbrek Kisti Tanı ve Tedavisi
Böbrek kisti tanısı radyolojik tarama yöntemleri ile konur. Sıklıkla rastlantısal olarak teşhis edilirler. Hasta başka amaçlar girdiği ultrasonografi (USG), bilgisayarlı tomografi (BT) yada manyetik rezonans (MRG) görüntülemeleri sonuçlarından böbrek kisti ile karşılaşır.
Kistin büyüyerek baskı yapmadığı durumlarda cerrahi müdahale gerekmez. Çoğunluğu kendiliğinden geçer. Ancak büyümüş ve çevre organlara baskı yapmış kistlerin dekortikasyonu yani duvarının yırtılarak içinin boşaltılması gerekir.
Tedavide içi boşaltılan kist keseciğine ilaç enjektesi yöntemi ile tekrar büyümeleri engellenir. Güncel tedavi yöntemi olaraksa laparoskopik cerrahi ile kistin eksizyonu yöntemi tercih edilir.
Böbrek kistinde uygulanan tedaviler:
Delme-Kist boşaltım: Ultrasonografi eşliğinde kistin içi iğne ile boşaltılarak içine yeniden kist oluşumunu engelleyecek ilaçlar verilir.
Cerrahi ile alma: Büyük ve semptomatik kiste cerrahi tedavi gerekebilir. Laparaskopik olarak gerçekleştirilen cerrahi ile kist alınır. Laparoskopide hastanını vücudunda bir kaç küçük delik açılır ve kamera ile girilerek kist alınır.
Hastanın Takibi
Doğuştan böbrek kisti olan hastalarda aile üyeleri de kist bakımından takip edilmelidir. Bu hastalarda akraba evliliği yapılmaması önerilir. Doğuştan kisti kişilerin kanser riski taşıması nedeni ile takipleri oldukça önemlidir.
Kistin tedavisi ve sonrasındaki takip süreci hastalığın derecesine ve hastanın genel sağlık durumuna göre şekillendirilir.